Müzik bölümüne ne yazsam bilemedim derken aklıma Jeff Buckley yazmak düştü. Yine Forget Her dinlerken SubCulture Blog‘da paylaşmak istedim. Hayatımda yapamayacağımı bildiğim ve keşke yapabilseydim dediğim şeylerden biri ve bunu yapamayacağımı da bildiğim, üzüldüğüm durumlardan biridir Jeff Buckley konserini yaşayamayacak olmak.
Kısaca Jeff Buckley, Tim Buckley’nin oğludur. 1966 doğumludur Jeff. Babası 6 aylıkken terk eder ailesini. Jeff Buckley Sufi müzik yapan Nusret Fatih Ali Han ile tanışır 90’da. İlk gitarı eline aldığında 14’ündedir. İlk dinlediği Tim Buckley şarkısı ” Once I was” dır. O zaman 6 yaşındaydı Jeff… Babasını ise 8 yaşında tanımıştı. Annesi onu Tim Buckley konserine götürmüştü. O zamandan 2 ay sonra ise Tim Buckley öldü.
1991’de St.Anne’s ‘da Tim Buckley anma gecesi düzenlendi. Jeff Buckley katılıp katılmama konusunda kararsızdı. O da davetliydi ama ondan nefret ederdi. Ve Jeff anma gününde sahnedeydi. O gün “I never asked to be your mountain” parçasını söyledi. Bu parça, Tim Buckley’nin, oğlu Jeff ve annesi için yazdığı bir parçaydı. Jeff o gün bu parçayı Gary Lucas ile çaldı. Jeff Buckley, bu parçanın sonuna bir eklenti yaptı.
“Benim işim değildi. Benim hayatım değildi. Ama cenazesinde olamamak, ona hiçbir şey söyleyememiş olmak beni üzdü. Bu konseri, ona olan saygımı sunabilmek için yaptım” diyordu.
Grace albümü piyasaya çıktığında sene 95’ti. Jeff, Lucas ile ilk Dream Brother parçasını yaptı. Grace o yıllarda en hit albümdü. Mojo Pin, Hallelujah,Last GoodBye bazı parçalarındandı.
Gary Lucas ve Jeff Buckley Grace albümünden sonra dünya turuna çıktılar. Bu zamanlarda yeni albüm hazırlıkları için Tennessee’ye gittiler Mayıs 97’de. Memphis’te arkadaşı Keith Fati ile Missisippi kıyısına gitti Jeff Buckley. Whole Lotta Love parçasını söyleyerek nehire girdiler. Jeff Buckley o gün kayboldu ve 4 Haziran günü bir turist tarafından bulunarak vücudu karaya çıkartıldı. Jeff Buckley mayıs ayında boğularak öldü. Jeff Buckley, muhteşem albümlerle doruk noktasına çıkıp, kısıtlı sürede yetenek ve performansının çok azını sergileme fırsatı bulan koca yürekli bir adamdı. Şu an yaşıyor olsa belki de müzik dünyasında çok farklı bir yeri ve etkisi olabilirdi şüphesiz… O kadar güçlü bir sesi vardır ki Jeff Buckley’nin, bunu Grace parçasının sonlarına doğru hissedebilirsiniz.
Birçok parçasıyla sizi darmadağın edebilir. O geceye kadar kendinizden ödün vermediğiniz, ördüğünüz o duvarları siz ne yaparsanız yapın söylemeye başladığında yerle bir eden yegâne adamdır.
Jeff Buckley dinlemeye başladığımda bütün gardım düşer. Özellikle Chicago’daki canlı performans videosu en favori videomdur. Parça ise Lover, You Should’ve Come Over . Geceleri yaktığınız sigara, açtığınız bira ve loş ışıkta ruhunuza enjekte edebileceğiniz büyük adam…
Rest In Peace Jeff Buckley
Jeff Buckley hakkında ekşi sözlükte rastladığım bir paragraf;
Buckley gençliğinden beri, üzerinde çalıştığı kayıtların kasetlerini annesine gönderirdi. bu, onun her zaman tuttuğu sözüydü. ölümünden sonra gelen hayran mektuplarında insanlar Jeff ile nasıl yolda karşılaştıklarını, Jeff’in onlara bira ısmarlayıp nasıl birlikte takıldığını anlatıyordu. Annesi aylarca geceleri uyumadan bu mektupları okuyup ağlamıştı.
Sonra bir gün annesi, Jeff’in kırmızı telefonunu onun yakın arkadaşı chris cornell’e verdi. Cornell, 6 aralık 2011 kalamazoo state theatre ve 8 nisan 2011 klein auditorium konserleri sırasında bu telefonu sahnede yanında bulundurdu.
Cornell seyircilere, telefonun Jeff Buckley öldükten sonra kendisine Jeff’in annesi tarafından verildiğini, Jeff’in bu telefonu tanrıyı aramak için kullandığını ve kendisinin de kimi zaman Jeff’i aramak için kullandığını söyledi.
Playlist
Grace
I Never Asked To Be Your Mountain
Forget Her
